Yeni İşletmeler İçin Arama Motoru Görünürlüğü Tavsiyeleri

Yeni işletme sahiplerinin arama motoru üzerindeki görünürlülüklerini arttırabilmeleri için tavsiyeler verip, aynı zamanda doğru bilinen yanlışlara da değinmeye çalışacağız. Umarız son günlerde internet dünyasında sıkça karşılaştığımız bu yöndeki sorulara sizlerin de desteği ile kapsamlı bir referans oluşturabiliriz. Sormak veya eklemek istediklerinizi lütfen bu konuya yorum yaparak bizlerle paylaşın.

Öncelikle konuya aşina olmayanların, problemi kafalarında daha net canlandırabilmeleri adına birkaç örnek verelim: “İzmir çiçek sipariş”, “tuna markası servisi”, “Karşıyaka çilingir”, “Bursa nakliye” şeklinde kullanıcıya değer katmayan, birbirinin aynısı siteler ve/veya aynı site içerisinde sayfalar oluşturan ve çoğunlukla yerel işletmelere ait olan site/sayfaları düşünebilirsiniz. Bu tip sayfa ve/veya sitelerin amacı kullanıcıya değer katan bir deneyim oluşturmaktan ziyade belirli arama terimlerini domine etmeye çalışarak, bir nevi köprü işlevi görerek başka site/sayfa/iletişim bilgilerine kullanıcıları yönlendirmektir. Ne yazık ki bu tip çalışmaların ilgili arama terimlerinde sitelerin performansını arttırdığı yönünde oluşan yanlış bir kanı da mevcuttur. İsterseniz adım adım bunlara değinelim.

Öncelikle bir site/işletme sahibi olarak bu işlemi neden yaptığınızı sorgulayın

•Gerçekten işe yaradığı ve arama performansınızı arttırdığı için mi? Yoksa sektörünüzdeki diğer bazı sitelerin de bu tip işlemleri yapıyor olması ve/veya sizi bu şekilde yönlendiren, konu hakkında bilgisi olduğunu düşündüğünüz uzmanlar/forumlar/bloglar tarafından verilen tavsiyeler yüzünden mi?

•Unutmayın, sırf bazı sayfalarınızda veya sitelerinizde bir il/ilçe/bölge ismi geçiyor diye arama motorları (özellikle de Google) sizi içerisinde bu kelimeler geçen arama terimlerinde göstermeyecektir. Hele hele herkesin bu tip çalışmalara gittiği bir durumda. Şöyle düşünün “Ankara abc servisi” kelimesini içeren binlerce site var. Siz sadece bu arama terimini sitenize ekleyerek 1001. olmanın ötesinde ne değer katıyorsunuz?

Bu işlem Google kalite yönergelerine neden aykırı?

•Sonuçta bu sayfalar kullanıcılar için değer katacak şekilde tasarlanmaktan öte, sadece arama sonuçlarından trafik çekmek amacıyla oluşturulmaktadırlar. Google bu tip çalışmaları köprü site/sayfalar olarak değerlendirmekte ve arama motoru kalite yönergelerine aykırı olduğunu belirtmektedir.

•Bu prensibin esas amacını anlamak oldukça önemli. Şu şekilde özetlemeye çalışalım. Google arama sonuçlarında yer alabilecek site ve sayfalar için (hayali) belirli bir kapasite varmış gibi düşünün. Örneğin ilk sayfadaki, ilk 10 arama sonucu gibi. 11. sonuç maalesef yok 🙂 İdeal olan, bu alan içerisinde, kullanıcıya en alakalı ve en kaliteli sonuçları, mümkün olan en büyük çeşitlilik ile sunabilmektir ki böylece kullanıcının tercih edebileceği alternatifleri olsun. Eğer site sahipleri, ekstra bir değer katmadan, sadece belirli arama terimlerini kalabaliklaştırma ve domine etme girişiminde bulunurlar ise bu çeşitliliği ve neticesinde arama sonuçlarının kalitesini negatif yönde etkileyebilmektedirler.

Google bu tip durumlar ile nasıl mücadele ediyor?

•Google bu tip köprü site/sayfaların kalite yönergelerine aykırı olduğunu uzun yıllardır, farklı ortamlarda dile getirmekte. Hatta Google Webmaster Bloğunda bu konuya özel olarak değinip, bu tip çalışmalar yapan siteleri hedefleyen bir algoritma devreye aldığını 2015 yılında duyurmuştu. İlgili yazının İngilizce orijinal metnine bu sayfadan ulaşabilirsiniz. Kısaca, bilinenin aksine bu tip çalışmalara başvuran site sahipleri algoritmik olarak maalesef bundan negatif olarak etkilenmektedirler.

•Bunun dışında zaman zaman Google manuel incelemeler de yaparak, aşırı şekilde bu tip çalışmalara başvuran sitelere manuel işlem de uygulayabilmektedir.

Peki ama ben hizmet verdiğim il/ilçe/bölge/marka vs. gibi bilgileri ziyaretçilerime nasıl aktaracağım? Bu konuda nasıl bir yol izlemeliyim?

•Unutmayın bu terimler için düşük kaliteli siteler açmanın arama performansınızı negatif yönde etkilediğini açıklamıştık. Yani öncelikle bu yanlış kanıdan kendinizi kurtarın. İl/ilçe/bölge/marka vs. için sayfalar/siteler oluşturmak o arama terimleri için iyi bir sonuç alacağınız anlamına gelmiyor.

•Bu sayfalar sitenizin kullanıcı deneyiminin ayrılmaz bir parçası mı yoksa sadece arama motorundan trafik çekmek için, birbirini yineleyecek şekilde mi oluşturuldu? Bu soruyu kendinize sorun ve dürüstçe yanıtlayın.

•Kullanıcılarınızın/müşterilerinizin sizden beklentisi nedir? Örneğin taşıma hizmeti almak isteyen bir kullanıcı ne öğrenmek istiyor olabilir hızlıca bir düşünelim:

◦Fiyat listeniz ve ücretlendirme metodunuz

◦Adres/telefon/eposta/müşteri hizmetleri/canlı destek gibi vs. gibi iletişim bilgileriniz.

◦Daha önce hizmet verdiğiniz firmaların/kullanıcıların yorumları

◦İşinizi ne kadar özenli yaptığınız hakkında kullanıcıya verebileceğiniz kanıtlar

◦Ne tür ambalajlar veya taşıma malzemeleri kullandığınız

◦Taşıma işleminin süresi

◦Müsaitlik durumunuz

◦Taşınma işleminden önce yapılması gereken hazırlıklar

◦Hizmete nelerin dahil olduğu

◦Kaza/hasar durumlarında ne yaptığınız

◦Taşıma işlemine sigortanın dahil olup olmadığı

◦Tüm sürecin adım adım görseller ile anlatımı

◦Daha önce yaptığınız çalışmalara ait fotoğraflar

◦Canlı chat hizmeti veya kullanıcıların sorularını cevapladığınız bir bölüm.

◦Kullanıcılarınızı bilinçlendirici, faydalı olabilecek diğer paylaşımlar.

•Bunlar sadece aklımıza gelen birkaç basit örnek. Zaten bu tip bir listeyi, işletme sahibi olarak en iyi şekilde sadece siz oluşturabilirsiniz. Görevlendirdiğiniz bir webmaster/seo uzmanı/ajans/makale yazarı vs. değil. Unutmayın, bu kişilerin esas görevi kendi uzmanlık alanlarında sizi yönlendirmek, yardımcı olmaktır; sitenizi sıfırdan oluşturmak ve sizden bağımsız bir şekilde yönetmek değil. Bu noktada kendi sorumlululunuzu unutmayın ve internet dukkaninizin başında bulunun 🙂

•Yine unutmayın, bu tip bilgileri kullanıcınıza aktarabilmek için de onlarca sayfaya/makaleye ihtiyacınız yok. Kısa ve en kolay biçimde bu bilgileri potansiyel müşterilerime nasıl aktarabilirim diye düşünün. Bazen bir görsel, müşteri güvenini oluşturmak için onlarca kelimeden daha etkili olabilir. Uzun bir makale yerine, sıkça sorulan sorular bolumu daha nokta atisi olabilir. Anahtar kelime kalabalığı, etiket, laf kalabalığından kaçının. Arama sonuçları zaten buna odaklanan siteleri ödüllendirecektir. En çok sayfası ve anahtar kelimesi olanları değil 🙂

•Eğer bu site/sayfalar için özel olarak vereceğiniz bir bilgi, bir katma değer yoksa da şu yöntemi kullanmanızı tavsiye ederiz: Hizmet verdiğimiz bölgeler veya sağladığınız hizmetler adına tek bir sayfa açıp burada bir listeleme yapın ve ilgili detayları kısaca paylaşın. Aynı şeyleri yazdığınız takdirde tek tek bu sayfaları her anahtar kelime için ayrıca oluşturmanıza gerek yok. Unutmayın az sayıda güçlü sayfalar, çok sayıda zayıf sayfalardan her zaman daha iyidir.

•Hatta bazı durumlarda bir web sitesi oluşturmanıza bile gerek olmayabilir. Google My Business gibi servislerden faydalanın, işletmenizi burada doğrulatıp hizmet verdiğiniz bölgeleri, iş kolunuzu, görsellerinizi, çalışma saatlerinizi ve kullanıcı yorumlarınızı burada sergileyin. Yine minimum çaba ile maksimum fayda sağlamak istediğiniz durumlarda, online görünürlülüğünüzü arttırmanın diğer yöntemlerini de deneyin. Çeşitli sosyal mecralara veya firma listeleme hizmeti veren pazar yeri uygulamalarına başvurun. Unutmayın bir web sitesi sahibi olmak beraberinde birçok sorumluluk da getirmektedir. Bu sorumluluğu almaya hazır olmadığınız durumlarda, bu tip diğer alternatifleriniz olduğunu da unutmayın. Bu çalışmaları aynı zamanda varsa web sitenizi tamamlayıcı olarak da düşünebilirsiniz.

•Eğer yine de il/ilçe/bölge/marka vs. gibi konularda sayfalar siteler/oluşturmak istiyorsanız, bu noktada kullanıcıya nasıl bir ekstra değer katabilirim onu düşünün. Bu konuda yol gösterebilecek birkaç tavsiye:

◦O bölgede gerçekten bir şubeniz varsa, onun iletişim bilgileri ve görsellerini paylaşın.

◦Daha önce o bölgede hizmet verdiğiniz kullanıcılarınızın sizin hakkınızda yaptığı yorumları gösterin. Gerçek/dürüst yorumlar 🙂

◦Daha önceki çalışmalarınıza/müşterilerinize ait fotoğraf veya görseller paylaşın.

◦Bölgelere/markalara ait fiyat listenizi veya ücretlendirme metodunuzu paylaşın.

◦Çalışmalarınızın ne kadar sürdüğünü anlatın.

Bu tip çalışmaların Google kalite yönergelerine aykırı olduğunu bilmiyordum. Sitem/sitelerim manuel işlem gördü. Şimdi ne yapmam gerekiyor?

Öncelikle geçmiş olsun, bunun zor bir durum olduğunun kesinlikle farkındayız ve bu konuda size yardımcı olmak istiyoruz. İlk olarak yapmanız gereken:

•Bir adım geriye giderek yukarıda belirttiğimiz kriterler eşliğinde, sitenizi baştan sona bir incelemeye tabii tutmak olmalıdır.

•Site ve/veya sitelerinizdeki iyileştirme çalışmalarını tamamladıktan sonra, Search Console üzerinden bir yeniden değerlendirme talebi göndermeniz gerekmekte.

•Burada kritik olan, durumun farkında olduğunuzu ve gereken çalışmaları yaptığınızı Google’a detaylı bir biçimde anlatabilmek. Yani “şu sebeplerle aşağıda belirttiğimiz siteleri/sayfaları oluşturmuştuk fakat kalite yönergeleri doğrultusunda, her site/sayfada aşağıdaki geliştirmeleri yaptık ve her sayfayı kullanıcı gözünde doyurucu hale getirdik” gibi.

•Ayrıca bu bahsettiğimiz kriterler ışığında geliştirme imkanınızın olmadığı sayfa/siteleri de tamamen kaldırmanız oldukça önemli. Bu site veya sayfaların Google’a 404 kodu döndüğünden emin olun. Bu URL leri ayrıca gidip Search Console URL kaldırma aracı ile kaldırmanıza gerek yoktur. Google bu değişikliği fark edip, makul bir süre içerisinde bu sayfalarınızı indeksten kaldıracaktır.

•Unutmayın bu şekilde oluşturulan çok sayıda manuel işlem görmüş sitenizin olması durumunda, bunlardan sadece bir tanesine odaklanıp, diğerlerini olduğu gibi bırakmanız maalesef yeniden değerlendirme talebinizin olumsuz sonuçlanmasına neden olabilmektedir. Google sizi bir bütün olarak değerlendirmekte ve yaptığınız iyileştirmeleri de yine bütünsel olarak görmek istemektedir.

•Son olarak da yapmanız gereken, yeniden değerlendirme talebinize gelecek olan yanıtı beklemek olacaktır. Bu yanıt birkaç gün içerisinde gelebileceği gibi bazı durumlarda birkaç haftayı da bulabilmektedir.

Umarız bu yazı bazı doğru bilinen yanlışları düzeltmeye ve kafanızdaki soruları yanıtlamaya yardımcı olur. Başta da belirttiğimiz gibi eklemek/sormak istediklerinizi aşağıda paylaşırsanız tekrar birlikte üzerinden geçebiliriz.

İşlerinizde başarılar dileriz 

Similar Posts

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir